Filtreler
Filtreler
Bulunan: 178 Adet 0.018 sn
Tam Metin [2]
Yayıncı [70]
Yayın Dili [3]
Konu Başlıkları [70]
Proje Başlangıç tarihi [3]
Proje Bitiş Tarihi [3]
Proje Durumu [1]
Proje Türü [1]
Basıldığı Ülke [2]
Dergi Adı [70]
FakültelerGaziantep İslam Bilim ve Teknoloji Üniversitesi Kurum Koleksiyonu

ERZURUMLU İBRAHİM HAKKI’NIN TECVÎDÜ’L-ḲUR’ÂN Bİ LİSÂNİ’L-‘ARABÎ İSİMLİ RİSALESİ: TAHKİK VE TAHLİL

Murat Akkuş

Bu çalışmada 18. Yüzyılda 1703-1780 yılları arasında yaşamış, Türkçe, Arapça ve Farsça olmak üzere üç dilde birçok eser vermiş, Tillo’nun yetiştirmiş olduğu çok yönlü, büyük İslâm âlimlerinden Erzurumlu İbrahim Hakkı’nın (ö. 1194/1780) Tecvîdü’l-Ḳur’ân bi Lisâni’l-‘Arabî isimli risalesi ele alınmıştır. Harflerin mahreç ve sıfatlarına uymak suretiyle Kur’ân’ın güzel okunmasını öğreten tecvid ilmiyle ilgili olan risalenin Türkiye kütüphanelerinde tespit edilen sekiz adet el yazma nüshası bulunmaktadır. Nüshalardan üçü Erzurum’da yazılan Mecmû‘atü’l-me‘ânî’de, üçü ‘Urvetü’l-İslâm’da biri de Mecmû ...Daha fazlası

KİTÂB-I RÛŞENÎ (REYYÎ)

Fırat Sevinç

Ansiklopedi Maddesi

MUHAMMED ZİYÂEDDİN TAŞKESÂNÎ (TAŞKESENLİ) VE SARF RİSÂLESİ

Mehmet Nezir Esin

Arapça, kelime hazinesi ve gramer açısından geniş bir dildir. Cahiliye döneminde Arapların şehir hayatından ziyade göçebe/bedevi bir hayat yaşamalarının bir sonucu olarak yazı geleneği tam anlamıyla gelişim göstermemiştir. Bu nedenle Arapça söz varlığı temelde sözlü (şifâhî) ve işitsel (semâî) kültüre dayanmaktaydı. Bu durum Arapçanın asli yapısını büyük ölçüde korumaya bir vesile teşkil etmekteydi. Ancak İslâm fetihleriyle toprakların genişlemesi neticesinde bir taraftan diğer dillere karşı Arapçayı koruma öbür taraftan ise yeni Müslüman olan kavimlere Arapçayı öğretme gibi amillerden dolayı ...Daha fazlası

Erişime Açık

MOLLA ZEYNELABİDİN ÇİÇEK (ÂMİDÎ) VE İLMİ KİŞİLİĞİ

Mehmet Nezir Esin

arih boyunca bölgemizde büyük medeniyetler yaşanmış ve bu medeniyetler çerçevesinde büyük âlimler yetişmiştir. Günümüzde hala bu serüven devam etmektedir. Diyarbakır’ın günümüz âlimlerinden birisi de hiç şüphesiz Zeynelabidin Çiçek (Amidî)’tir. Kasım 1946 yılında Diyarbakır’ın Dökmetaş (Qerekilîs) köyünde dünyaya gelen Âmidî zeki ve şairane bir ruha sahip olup aynı zamanda hattattı. Dini ilimlerin yanı sıra edebi ilimlerle de olan meşguliyeti, bu yeteneğinin daha da gelişmesine zemin hazırlamıştır. İlim aşığı olan Âmidî, ister fahri ister resmi olsun görev yaptığı her yerde öğrenci yetiştirmey ...Daha fazlası

Erişime Açık

Bâ Harf-i Cerrinin Anlam Değeri -Muallakât-ı Seb‘a Özelinde-

Nurullah Oruç

Arapçada hurûfu’l-me‘ânî, sözün anlam ifade etmesini sağlayan en önemli etkenlerdendir. Bu harflerden biri de bâ harf-i cerridir. Aslında bu harf için benzer çalışmaların yapıldığı görülmektedir. Nahiv/sentaks türündeki eserlerde harf-i cerler bahsinde, mana harflerini ele alan müstakil eserlerde ve harf-i cerleri konu edinen özgün çalışmalarda incelenmiştir. Ayrıca müstakil olarak muhtelif açılardan özgün biçimde de irdelenmiştir. Kimileri bu edatın Kur’ân-ı Kerîm’in bazı sûrelerinde kullanım biçimlerine yer verirken, bazıları kullanıldığı belirli manalar açısından işlemiştir. Ancak Arap dili ...Daha fazlası

Erişime Açık

Arap Dilinde

Nurullah Oruç

Metinleri cümleler, cümleleri ise kelimeler oluşturmaktadır. Kelime-lerin türlerinden biri de Arap dili literatüründe “hurûf-u meâni” diye isimlendirilen edatlardır. Arapça metinlere bakıldığında hemen hemen her cümle ve her satırda bu edatlara rastlamak mümkündür. Bu da edatların manaya katkısının ne denli önemli olduğuna işaret etmektedir. Cümle içerisindeki konumuna bağlı olarak gerek i‘rab, gerekse mana itibariyle değişkenlik arz eden edatlar, Arap dilbilimcilerinin bakış açısına ve yoruma dayalı olarak tartışmaya konu olmuş ve bu bağlamda sorun hale gelmiştir. Bu makalenin amacı, söz konu ...Daha fazlası

Erişime Açık

Câhiliye Dönemi Arap Şiirinde Kafiye Kusurları (Evs b. Hacer Divanı Örneği)

Nurullah Oruç

Cahiliye devrine ait şiirler, Arap dili ve edebiyatı bakımından büyük önem taşımaktadır. Nitekim gerek gramer ve gerekse belagat ilmi konusunda ortaya koyulan ve günümüze kadar intikal eden eserlerin hemen hemen tümünde söz konusu şiirlerle istişhat edildiği görülür. Bununla birlikte son derece önem arz eden bu şiirler, edebi açıdan birtakım kusurlardan ari değildir. Bu kusurlardan biri de şüphesiz ki kafiye kusurudur. Cahiliye devrine ait şiirlerdeki kafiye kusurlarının müstakil bir çalışmada ele alınmamammış olması, bizi böyle bir çalışmaya sevk etmiştir. Çalışmamız, Arap Cahiliye devri şiir ...Daha fazlası

Erişime Açık

Arapçada Yüklem Cümlesi: Gramatik ve Anlamsal Bir İnceleme

Yüklem cümlesi gramer yönünden yerine göre merfu veya mansûb konumunda olabilmektedir. Bulunduğu konumuna bağlı olarak da isim ya da fiil cümlesi şekilde görülmektedir. Bu çalışmada yüklem cümlesinin kullanıldığı yerler, i‘râb çeşitleri ve bunların arasındaki farklılıklar incelenerek mukayeseler yapılmıştır. Araştırmanın amacı gramatik ve anlam bakımından farklı şekilde kullanılan yüklem cümlesindeki farklılıkların inceliklerini tetkik etmektir. Araştırmanın bir diğer hedefi ise yüklem cümlesine ilişkin yapılan bilimsel tartışmaların değerlendirmesini yapmaktır. Bu araştırmanın maksatlarından ...Daha fazlası